Trans Catalina Yolunda Sırt Çantasıyla Seyahat
Dağlık arazi, muhteşem okyanus manzaraları ve büyüleyici ada gizemiyle, Trans Catalina Trail tamamen benzersiz bir sırt çantasıyla seyahat deneyimidir – Amerika Birleşik Devletleri'ndeki hiçbir şeye benzemiyor. Bu yazıda kendi Trans Catalina Trail sırt çantalı gezinizi planlamak için ihtiyacınız olan tüm ayrıntıları paylaşıyoruz.
Trans Catalina Trail (TCT) çok uzun zamandır sırt çantalı gezi listemizde yer alıyor. Güney Kaliforniya'da büyüyen Megan, son 20 yıldır ailesiyle birlikte Catalina Adası'na gidiyor. Geçtiğimiz birkaç yaz onlara katıldım ve adanın büyüklüğü ve ölçeği hakkında yeni bir fikir sahibi oldum. (Spoiler uyarısı: çok büyük) Adanın batı ucunda birçok günlük yürüyüş yapmış olsak da, her zaman adanın tamamını TCT boyunca yürüyüş yapmanın hayalini kurardık.
Elbette burayı genellikle İşçi Bayramı haftasonunda, adanın sıcak, kav gibi kuru ve kahverenginin 50 tonuyla kaplandığı dönemde ziyaret ederdik. Yol acımasızca dik ve neredeyse tüm yol boyunca açıkta. Yaz aylarında bunu denemek kesinlikle acımasız olurdu. Bu yüzden eğer yürüyüşe çıkmak istiyorsak bunu baharın başlarında yapmamız gerektiğini biliyorduk. Ve bu yıl, iyi zamanlama, şans ve son dakika koşuşturmasının bir karışımı bizi Mart ayında patikayı yürüyüşe çıkaracak konuma getirdi.
Abonelik Formu (#4)
D
Bu gönderiyi kaydet!
E-postanızı girin, bu gönderiyi gelen kutunuza gönderelim! Ayrıca, tüm açık hava maceralarınız için harika ipuçlarıyla dolu haber bültenimizi alacaksınız.
KAYDETMEK!Trans Catalina Trail, tipik bir vahşi doğada yürüyüşten daha fazla desteklense de, bir adada yer almak, planlanacak çok sayıda ilginç lojistik olduğu anlamına gelir. Bu yürüyüşe hazırlanırken ÇOK araştırma yapmamız gerekti ve öğrendiklerimizi sizlerle paylaşmak istedik.
Dolayısıyla, TCT'yi kendi başınıza gezmekle ilgileniyorsanız (şiddetle tavsiye ettiğimiz bir şey), başlamak için ihtiyacınız olan tüm bilgileri aşağıda bulabilirsiniz. Ancak, sadece deneyimlerimizi okumak istiyorsanız bu da sorun değil. Alt kısımda tam günlük günlük iz notlarımız var.
Trans-Catalina Trail Videosu
İçindekiler- Seyahat Öncesi Planlama: Seyahat Programı, Kamp Alanı Rezervasyonları ve Ulaşım
- Trans-Catalina Yolu Güzergahları
- Trans-Catalina Yolunda Yürüyüş Yapmanın En İyi Zamanı
- Kamp Rezervasyonları ve Yürüyüş İzinleri
- Taşıma Lojistiği: Catalina Adasına ve Geriye Nasıl Gidilir?
- Trans-Catalina Yolunda Ne Yenir?
- TCT'de su
- TCT Güvenliği
- Yol Notları-Gün Gün Raporu
Seyahat Öncesi Planlama: Seyahat Programı, Kamp Alanı Rezervasyonları ve Ulaşım
Seyahat Programı Planlama
Trans-Catalina Yolu yaklaşık 40 mil veya Starlight Plajı'na olan döngüyü de eklerseniz 46 mildir. Yolun haritasını buradan indirebilirsiniz. Starlight Beach artık resmi Trans-Catalina Trail'in bir parçası değil, ancak başlangıçta dahil edilmişti ve birçok yürüyüşçü bunu bizim gibi gezilerine eklemişti.
Seyahat planınız birkaç şeye göre belirlenecektir: yürüyüş hızınız ve yeteneğiniz, feribot tarifesi ve kamp alanının müsaitliği. Yolu bir araya getirmenin çeşitli yolları vardır. Burada rotanın çeşitli bölümleri arasındaki mesafeleri özetledik, böylece rotanızı birleştirmeye başlayabilir ve ne tür bir günlük kilometreye bakacağınıza dair bir fikir edinebilirsiniz.
Avalon'dan Blackjack'e: 17,7 mil
Blackjack'ten Little Harbor'a: 15,5 mil
Küçük Limandan İki Limana: 5,2 mil
Two Harbors to Parsons Landing (kendi maceranızı seçin)
Silver Peak Yolu üzerinden Starlight Plajı'na İki Liman: 13,2 mil ve Starlight Plajı Parson's, Old West End Yolu üzerinden: 4,3 mil (toplam 12,9 mil)
VEYA Fenceline Rd üzerinden Parsons Çıkarma'ya İki Liman: 7 mil & Parsons'tan Old West End Yolu üzerinden Starlight Plajı'na ve Parson's'a geri dönüş: 8,6 mil (toplam 15,6 mil)
VEYA Fenceline Rd üzerinden İki Limandan Parsons'a: 11 kilometre (Starlight Plajı'nı atlayın)
Parson's'tan Two Harbors'a (yol) : 7,5 mil (ve nispeten düz)
İşte gerçek yürüyüşümüze dayanarak oluşturulan Trans-Catalina Yolunun yükseklik haritası. Bu, yol boyunca göreceğiniz yükseklik değişikliklerinin türüne dair bir fikir vermenize yardımcı olacaktır.
Parkur 3 gün/2 gecede yürünebilirken, 4 gün/3 gece veya hatta 4 gün/5 gece yolculuk planlamak, parkurun tadını daha kolay idare edilebilir bir hızda çıkarmak için bolca zaman sağlayacaktır. Aşağıda her biri için günlük mesafeyi içeren bazı örnek güzergahlar verilmiştir. Patika doğudan batıya doğru yürünebilir (aşağıdaki güzergahlarda belirtildiği gibi) veya ters yönde de yürünebilir (biz ne yaptık - bu bölümün sonundaki notlarımıza bakın).
Trans-Catalina Yolu Güzergahları
3 Gün/2 Gece
1. Gün: Avalon'dan Blackjack 10.7'ye
2. Gün: Two Harbors'a Blackjack 14.7
3. Gün: Two Harbors'dan Parson's'a ve Two Harbors 14.5'e geri dönüş (Starlight Beach'i atlayarak)
4 Gün/3 Gece
1. Gün: Avalon'dan Blackjack 10.7'ye
2. Gün: Blackjack'ten Little Harbor'a veya Two Harbors (sırasıyla 9,5 veya 14,7)
3. Gün: Küçük Liman veya İki Limandan Parsons'a (sırasıyla 12.2 veya 7)
4. Gün: İki Limana Dönüş (yolda 7,5 mil)
*Starlight plajı yapmak istiyorsanız bunu eklemenin iki yolu vardır:
Little Harbor'da kamp yapıyorsanız, 3. Günde 19,7 mil boyunca yol üzerinden Little Harbor'dan Parsons'a yürüyüş yapabilir, ardından Starlight Beach'e yürüyüş yapabilir ve 4. Günde 12,9 mil karşılığında Silver Peak Trail üzerinden Two Harbors'a geri dönebilirsiniz. mil günü)
Two Harbors'ta kamp yapıyorsanız, 3. Günde Silver Peak Trail üzerinden Parsons Landing'e yürüyüş yaparak 20,9 mil boyunca Starlight plajına gidin, ardından 4. Günde Parsons Landing'den Two Harbors'a doğru 12,5 mil boyunca yürüyüş yapın)
5 Gün/4 Gece
1. Gün: Avalon'dan Blackjack 10.7'ye
2. Gün: Blackjack'ten Little Harbor'a 9.5
3. Gün: Küçük Limandan İki Limana 5.2
4. Gün: İki Limandan Parsons Landing'e (Silver Peak üzerinden Starlight Plajı'nı da içerecek şekilde) 12,9
5. Gün: Parsons'ın İki Limana Çıkarılması 7.5
Yukarıdaki 5 Günlük/4 Gecelik güzergahı yükselttik, ancak feribot tarifesi ve Parsons Landing'deki kamp alanı müsaitliği nedeniyle bunu tersine yürüttük - feribotla Two Harbors'a vardık, Parsons Landing'e doğru yürüyüş yaptık ve ardından doğuya doğru yürüdük. Avalon'da. Sezonun ilk sırt çantalı gezimiz için bunun keyifli bir tempo olduğunu gördük. Sabahları hiç acele etmemiz gerekmiyordu, gün içinde bolca mola verebiliyorduk ve hava kararmadan kampta dinlenebilecek kadar erken bitirebiliyorduk. Bizim okuyabilirsiniz günlük gezi raporu altında.
TCT'yi Avalon'dan Parsons Landing'e yürümek çoğu insanın yürüdüğü klasik yön olsa da, ters rotada yürümenin birkaç avantajını bulduk. En önemlisi, ilk gün - Two Harbors out to Parsons Landing - minimum yükseklik değişikliğine sahiptir, bu nedenle yürüyüşünüze Avalon'dan 1.500 metrelik bir tırmanışla başlamak yerine yürüyüş için ısınma şansınız olur.
Tersine yürüyüş yapmanın potansiyel bir dezavantajı, parkurun en uzak kısmından en kalabalık kısmına gitmenizdir. Bunu umursamadık ama bazıları için nerede idealden daha az olabileceğini görebiliyorduk. Parsons Landing yol üzerinde oldukça destansı bir son gece olacaktı, oysa Blackjack kumsalda üç gece uyuduktan sonra son gece için özel bir şeyin eksik olduğunu hissetti (yine de kötü bir kamp alanı değil!).
Trans-Catalina Yolunda Yürüyüş Yapmanın En İyi Zamanı
Trans-Catalina Yolu yıl boyunca açıktır ve yürüyüşe açıktır. Ancak, çeşitli nedenlerden dolayı TCT'yi kışın sonlarında veya ilkbaharda artırmanızı öneririz:
Yolun çoğu, gölge veya ağaç örtüsü olmadan açığa çıkıyor. Yaz aylarında 80'li ve 90'lı yıllarda gündüzleri en yüksek seviyelerin görüldüğü bu durum oldukça zorlu yürüyüş koşullarına neden olabilir; Temmuz ve Ağustos aylarında parkurun bazı kısımlarında yürüyüş yaptık, dolayısıyla buradaki deneyimlerimize dayanarak konuşuyoruz! İlkbaharda bile, patikanın açıkta kalan doğası zorlu olabilir (Mart ayında yürüyüş yaparken güneş kremi sürmeme rağmen güneş yanığı oldum), ancak daha düşük sıcaklıklar biraz rahatlama sağlayacaktır.
Bahar, yemyeşil tepeler ve kır çiçekleri getirir. Bu, herhangi bir yıldaki yağış miktarına bağlı olsa da, adanın çiçek açması durumunda bir sürprizle karşı karşıyasınız. Mor arroyo ve gümüş çalı acı baklasından kırmızı boya fırçasına, sarı çalı ayçiçeklerine ve sarı, beyaz ve turuncu gelinciklere kadar her şeyi gördük. Yaz ayları kurak olduğundan çiçekler kaybolur ve tepeler yeşilden altın rengine döner.
Kamp alanlarının ekim ayının sonundan mart ayının başına kadar yoğun olmayan sezon oranları daha düşük olduğundan, kış ve ilkbaharda (kesin tarihlerinize bağlı olarak) parkuru yapmak daha ucuzdur.
Kasabalar (ve kamp alanları) sezon dışı dönemde daha sessizdir. Özellikle Two Harbors kamp alanının yaz aylarında biraz gürültülü olabileceğini duyduk, ancak bunu Mart ayında yalnızca bir avuç sırt çantalı gezginle paylaştık.
Elbette bahar mevsiminde yürüyüş yapmanın da kendine has zorlukları var. Yağmurla karşılaşma olasılığınız daha yüksek (bizim yaptığımız gibi), akşam sıcaklıkları daha düşük, feribot tarifeleri daha sınırlı ve Two Harbors'taki bar hafta boyunca kapalı olduğundan onların dünyasını kaçırmak zorunda kalabilirsiniz. ünlü manda sütü
Kamp Rezervasyonları ve Yürüyüş İzinleri
Kamp rezervasyonu zorunludur. Adada yerleşik kamp alanları dışında dağınık veya dağlık bölgede kamp yapılmasına izin verilmemektedir. Trans-Catalina Trail'deki tüm kamp alanlarının listesini aşağıda görebilirsiniz.
İçinde bulunduğumuz yıl için kamp rezervasyonları 1 Ocak'tan itibaren yapılabilecek. Kamp alanlarını şu adresten rezerve edebilirsiniz: Sitenizi Ayırın .
Sitelerinizi rezerve etmenin en iyi yolu, sayfanın solundaki Kamp Alanı Rezervasyonu bölümündeki yeşil Yol Rezervasyonu düğmesine tıklamaktır. Ardından tüm seyahatiniz için tarih aralığını seçin ve Rezervasyon İzi'ne tıklayın. Daha sonra her Duraklama, yani her gece için kamp yerinizi seçebileceksiniz.
Ancak Anma Günü'nden 31 Ekim'e kadar birçok site, çevrimiçi rezervasyon yaptığınızda minimum iki günlük kalış süresi talep ediyor. Yürüyüşünüz bu penceredeyse, kamp alanının uygunluğunu ölçmek için rezervasyon sitesini kullanabilir ve ardından rezervasyonlarınızı yapmak için 310.510.4205 numaralı telefondan Two Harbors Ziyaretçi Merkezi'ni arayabilirsiniz; diyelim ki TCT'de yürüyüşe çıkıyorsunuz ve minimum ücretten feragat edecekler. kalmak.
Kamp alanlarınıza Avalon'daki Koruma Evi'nde (08:30-16:30) veya Two Harbors Ziyaretçi Merkezi'nde (08:00-17:00) giriş yapabilirsiniz.
Trans-Catalina Trail Kamp Alanı Seçenekleri
Hermit Gulch : Bu kamp alanı Avalon'daki parkurun başlangıcına yakın. Geç vapurla gelirseniz ve ertesi sabah patikaya başlamayı planlıyorsanız, bu kamp alanı bir seçenek olabilir.
Blackjack : Burası TCT'deki en yüksek kamp alanıdır. Çukur tuvaletleri, içme suyu, soğuk bir açık hava duşu ve yaratık kutuları vardır.
Küçük Liman : Bu kamp alanı, tonlarca palmiye ağacı ve kristal mavisi suyuyla kendi küçük ada cenneti gibidir. Çukur tuvaletleri, içme suyu, soğuk dış mekan duşları ve yaratık kutuları vardır. Temel olarak, okuduğumuz her gezi raporunda Keşke Little Harbor'da kalsaydık, bu yüzden not alsaydık diyordu ve yaptığımıza çok sevindik.
İki Liman : Bu kamp alanı, küçük Two Harbors kasabasına ¼ mil yürüme mesafesindedir. Kamp alanında lazımlık ve içme suyu bulunmaktadır. Burada yaratık kutusu yok.
Parson'ın İnişi : Kumun üzerinde yer alan bu kamp alanında yalnızca 8 alan bulunan Parsons, yakında unutamayacağımız eşsiz bir kamp deneyimidir! Uzak doğası göz önüne alındığında, bir su deposu ayarlamadığınız sürece burada içilebilir su bulunmuyor (ek olarak 25 dolar, Two Harbors Ziyaretçi Merkezi'ne bakın). Kamp alanında çukur tuvaletler, portatif tuvaletler ve yaratık kutuları bulunmaktadır.
Trans Catalina Yolu Yürüyüş İzinleri
Yürüyüş izinleri gereklidir ancak ücretsizdir. Buraya başvur ve evde yazdırın veya başlamadan önce Avalon'daki Koruma Evi'nden (08:30-16:30) veya Two Harbors Ziyaretçi Merkezi'nden (08:00-17:00) bir tane alın
Taşıma Lojistiği: Catalina Adasına ve Geriye Nasıl Gidilir?
iken Katalina Ekspresi Aslında çoğu insanın adaya gidip gelmesinin tek yolu bu olsa da, feribotunuzu yönlendirmek için birkaç seçenek vardır. Catalina Express, San Pedro, Long Beach ve Dana Point'ten feribot seferleri düzenlemektedir. Ancak San Pedro, Avalon ve Two Harbors arasında çalışan tek limandır. Long Beach ve Dana Point yalnızca Avalon'a koşuyor.
Bu ne anlama gelir? Eğer limanlar arasında (adada veya anakarada) shuttle ayarlamak istemiyorsanız San Pedro’dan yola çıkmak isteyeceksiniz. Dezavantajı günlerinin ve saatlerinin sınırlı olmasıdır. Programları bulabilirsiniz Burada .
Long Beach veya Dana Point'in dışına çıkmak istiyorsanız Avalon ile Two Harbors arasında veya anakara limanları arasında ulaşım ayarlamanız gerekecektir. Adada iki seçenek var:
Rezerve et İç Mekik Catalina Ulaşım Hizmetleri tarafından sağlanmaktadır. Bu yazının yazıldığı tarihte (12/2022), tek yön ücreti servis başına 225 dolardan başlıyor (7 kişiye kadar sığabilirsiniz).
Al Kasırga Sürat Teknesi turu Mayıs sonundan 2 Ekim'e kadar sürecek olan tur, çevrimiçi olarak gidiş-dönüş ücreti olarak 36 ABD dolarıdır. Ancak onları ararsanız tek yön bilet rezervasyonu yapabilirsiniz: 877.778.8322
Diğer seçeneğiniz ise ana kara limanları arasında Uber veya Lyft kullanmak olacaktır.
Feribot, gidiş-dönüş kişi başı yaklaşık 84$'a mal olacak. Ayrıca San Pedro terminalindeki park yeri günlük 18 dolardı.
Trans-Catalina Yolunda Ne Yenir?
Çeşitli ev yapımı sırt çantalı yemeklerin yanı sıra önceden hazırlanmış birkaç yemeği de paketledik. Favorilerimiz arasında şunlar vardı:
↠ Kurutulmuş Vejetaryen Biber (Kendin Yap)
↠ Kurutulmuş Risotto (Kendin Yap)
↠ Ahududu Hindistan Cevizli Kinoa Lapası (Kendin Yap)
↠ Kayısı Zencefil Yulaf (Kendin Yap)
↠ Dağ Evi Kahvaltı Mücadelesi
Ek fikirler alabileceğiniz çok sayıda ayrıntılı sırt çantasıyla seyahat yiyecek gönderilerimiz var:
↠ 80'den Fazla Sırt Çantasıyla Seyahat Edilebilen Yemek Fikirleri
↠ 33 Hafif Sırt Çantasıyla Seyahat Tarifleri
↠ Sırt Çantasıyla Seyahat Edilen Vegan Yiyecek Rehberi
↠ Glutensiz Sırt Çantasıyla Seyahat Edilen Yiyecekler Rehberi
Ayrıca adaya vardığınızda çeşitli yemek seçenekleri mevcuttur:
-Avalon: Avalon'da yürüyüşe başlarsanız yiyecek veya son dakika eşyaları alabileceğiniz iyi stoklanmış bir Vons vardır. Yürüyüşümüzü Avalon'da sonlandırdık, bu yüzden günlük mutlu saatler için The Sand Pit'te (şehre dönüş yolunda) durduk: 1 Dolar Taco ve 2 Dolar bira. Yürüyüşü bitirmenin mükemmel yolu!
Gökyüzündeki Havaalanı: Blackjack Kamp Alanı'nın 3,2 km batısında, Airport in the Sky'daki restoran yolun konuşulan konusuydu. Yanımızdan geçen herkes (geriye doğru yürüdüğümüz için batıya doğru giden yürüyüşçülerin çoğuyla karşılaştık) bizon burgerleri için orada durmamızı söyledi. Sırt çantalı bir gezide bonus yiyecekleri kaçıracak biri olmadığımızdan, öğle yemeği için varışımızı zamanladık ve nispeten uzak bir konumdaki havaalanı yemeklerinin kalitesi ve tazeliği karşısında hoş bir sürpriz yaşadık! Öğle vakti oradaysanız bizon burgeri ve bizon brisketli tacosunu tavsiye edebiliriz. Ya da Blackjack'te kamp kurup batıya yürüyüş yapıyorsanız kahvaltı menülerinin de harika olduğunu duyuyoruz.
İki Liman: Two Harbors'ta her gün açık olan bir ızgara ve küçük bir market var (mağazada yakıt ve Dağ Evi yemekleri satılıyor. Ayrıca çok pahalı). Harbour Reef'te sezon dışında hafta sonları veya yazın her gün yemek servisi yapılmaktadır ve eksiksiz bir bar bulunmaktadır.
TCT'de su
Yol boyunca içme suyu doldurmak için çok sayıda nokta var. Biz getirdik su filtresi alışkanlıktan ama buna gerek yoktu. Tüm su kaynaklarını görebilirsiniz bu harita Ancak özetlemek gerekirse parkur üzerinde su bulabileceğiniz noktalar şunlar:
↠ Avalon kasabasında, mil 0
↠ Haypress Rezervuarı, mil ~5,5
↠ Blackjack Kamp Alanı, mil 10,7
↠ Gökyüzündeki Havaalanı, mil ~13
↠ Küçük Liman, mil ~19
↠ Two Harbors, mil ~24,5 (kamp alanında veya kasabadaki bar & ızgarada)
Yolun içme suyu bulunmayan dikkate değer bir bölümü Parson's Landing ile Two Harbors arasındadır. Ya tüm bölüm boyunca size yetecek kadar su taşımanız gerekecek ya da suyun Parsons Landing Campground'ta saklanması için para ödemeniz gerekecek (eğer orada kalıyorsanız). Maliyeti 25 dolardır ve 2,5 galon suyun yanı sıra bir demet odun ve ateşleyiciyi içermektedir. Bu, kamp alanı rezervasyonunuza ek olarak verilmektedir. Kamp izninizi almak için check-in yaptığınızda Two Harbors Ziyaretçi Merkezi'ndeki dolabın anahtarını satın almanız gerekecektir.
TCT Güvenliği
Hayvanlar: TCT'de dikkat etmek isteyeceğiniz iki hayvan bufalo ve çıngıraklı yılanlardır. Çıngıraklı yılanın güvenliği hakkında bilgi alabilirsiniz Burada . Catalina Adası Koruma Alanı'nda bulabileceğiniz harika bir bufalo güvenlik sayfası var Burada .
Yürüyüş batonlarını kullanın! Trekking batonlarına karşı genellikle al ya da bırak yaklaşımım vardır ama onların gerçekten mutlak TCT için. Çok sayıda dik yokuş yukarı ve aşağı kısımlar var ve stabiliteye yardımcı olacak direklerin olması bizi birden fazla düşmekten ve yamaçtan aşağı kaymaktan korudu (yükün dizlerinizden alınmasına yardımcı oldukları için tepelerde yürüyüş yapmayı kolaylaştıracaklarından bahsetmiyoruz bile).
Gıda depolama: Ayı kutusu gerekli değil. Two Harbors HARİÇ tüm kamp alanlarında yaratık kutuları bulunur, bu nedenle Two Harbors'ta kamp yapıyorsanız yine de yiyeceklerinizi saklamak için bir planınızın olmasını isteyeceksiniz. Biz getirdik ayı kutuları çünkü her zaman yaparız, ancak daha hafif bir alternatif olabilir yaratık çantası .
Güneş koruması: TCT, güneşten çok az gölge alan açık bir yoldur. Yanınıza şapka, güneş koruyucu kıyafet ve güneş kremi aldığınızdan emin olmak isteyeceksiniz.
Sulu kalın: Yine, bu yılın büyük bölümünde sıcak ve kuru bir yoldur ve susuz kalmak inanılmaz derecede kolaydır. Sizi bir sonraki su kaynağına ulaştırmak için yeterli suyu taşıyacak kadar büyük bir su kabı kapasitesine sahip olduğunuzdan emin olun. Ek olarak, suyunuza eklemek için elektrolitler getirmeyi düşünün. Keşke getirseydik Biz tabletler bizimle (dersimizi aldık ve artık her zaman yürüyüş çantalarımızdalar!)
Yol Notları—Günlük Rapor
1. Gün: San Pedro >> İki Liman >> Parsons
Vincent Thomas Köprüsü gökyüzünde bir otoyol gibi başının üzerinde yay çiziyordu. Devasa konteyner gemilerini boşaltan vinç sıraları. Los Angeles Limanı'nın Blade Runner benzeri endüstriyel bölgesinde sırt çantalı bir geziye başlamak tuhaf bir duyguydu. Yürüyüş kıyafetlerimiz ve trekking direklerimiz diğer liman işçileri ve liman işçileri için uygunsuz görünüyordu. Ama feribota bindiğimizde Catalina Adası , insanlarımızı bulduk.
İlkbaharın başları, Trans Catalina Yolu'nda yürüyüş yapmak için en uygun zamandır ve insanların kıyafetlerine bakılırsa, feribot yolcularımızın en az yarısının adada bir tür yürüyüş yapmayı planladığını söyleyebiliriz.
Catalina'ya giden deniz sakindi ve feribot yolculuğu sorunsuzdu. Dramamine'imizi paketlemeyi unuttuğumuz için bu bizim için oldukça şanslıydı. İkimiz de deniz tutmasına yatkınız ve mide bulantısı, yürüyüşle dolu bir güne başlamanın yolu değil. Çok şükür geçişi hiç hissetmedik. Feribot, Two Harbors'a doğru devam etmeden önce neredeyse tüm yolcuların indiği Avalon'da durdu.
Feribot tarifesi ve kamp yeri rezervasyonlarının işleyişi nedeniyle TCT'yi tersten yürüyüşe çıkacaktık. Bu, Two Harbors'tan başlamak, batıya doğru adanın sonuna kadar yürümek, ardından geri dönüp Avalon'a ulaşana kadar doğuya yürümek anlamına geliyordu. Bu aynı zamanda bugünün nispeten kısa ve kolay bir gün olacağı anlamına da geliyordu. Zirve yürüyüş formunda olmaktan çok uzakta olduğumuz için bizim için daha iyi oldu.
Two Harbors'ta tekneden indiğinizde ilk karşınıza çıkan yapılardan biri olan ziyaretçi merkezinde durduk. Orada kamp rezervasyonlarımızı kontrol ettik, adadaki yaban hayatı hakkında hızlı bir yönlendirme aldık ve parkur koşulları hakkında birkaç güncelleme aldık. Ayrıca kamp alanı ücretlerimizden elde edilen paranın nereye gittiğini de öğrendik: lazerle basılmış renkli haritalar ve kamp alanlarının fotoğrafları. Bunları yürüyüşçülere şeker gibi dağıtıyorlardı. Evet, çok güzeldiler ama basımı küçük bir servete mal olmuş olmalı. Bu nedenle, TCT'de yürüyüş yapıyorsanız paranızın bir kısmını renkli haritalar biçiminde geri alana kadar adadan ayrılmayın!
Ziyaretçi merkezinin hemen karşısında kilitli dolapların bulunduğu bir ekipman kiralama mağazası bulunmaktadır. Two Harbors'a tekrar gitmeyi planladığımız için 5 dolara bir dolap kiraladık ve yiyeceklerimizin bir kısmını oraya sakladık. 4. Gün boyunca adanın batı ucuna kadar yiyecek taşımanın bir anlamı yok.
Daha sonra Parsons Landing'e giden sahil yoluna doğru yola çıktık. TCT'yi klasik doğudan batıya doğru yürüyenlerin çoğu, bu yolun sonunda Two Harbors'a geri dönüyor. Bu yolu daha önce yaz aylarında yürümüştük ve bu geziyi pek sabırsızlıkla bekliyorduk ama sonunda gerçekten keyif aldık. Tonlarca kır çiçeği açmıştı ve düz, kolay arazi bacaklarımız için harika bir ısınma aracıydı.
Her şeyin ne kadar canlı yeşil olduğunu anlayamadık. Yazın gördüğümüz, Mojave çölü kadar kuru görünen ama artık yemyeşil otlarla kaplı koyların yanından geçtik. Turkuaz su ve parlak yeşil vejetaryen arasında, manzarayı kolaylıkla Hawaii ile karıştırabilirdik.
Parson's Landing, yalnızca 8 mevcut alanı bulunan ilkel bir sahil kamp alanıdır. Koy oldukça açıkta olduğundan, önceki kampçılar sahildeki kayalardan rüzgara karşı koruma oluşturmuşlardı. Sitemizin oldukça iyi bir rüzgar barınağı vardı ama yapmaya değer her şeyin abartılmaya değer olduğunu düşündüm. Bu yüzden konumumuzu güçlendirmek için hatırı sayılır miktarda zaman harcadım, ancak birkaç yapısal çöküşten sonra taş işçiliğinin geleceğimde olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.
O gece kendi tariflerimizden birini pişirdik: Kurutulmuş Kırmızı Mercimek ve Siyah Fasulye Biber . Yoldaki ilk günü tamamlamanın mükemmel bir yoluydu. Yarın çok daha zor olacak.
2. Gün: Parsons Çıkarması >> Starlight Plajı >> İki Liman
Parlak kırmızı bir gökyüzüne uyandık ve aklımıza eski bir deniz ilahisi geldi: Geceleri kızıl gökyüzü, denizcilerin hoşuna gider. Sabahleyin gökyüzü kırmızı, denizciler uyarı alıyor.
Çadırımızı bir an önce yıkabilmek için sabah kahvaltı rutinimizi kısalttık. Paketlerimizi yüklemeyi bitirir bitirmez gökyüzü açıldı ve sanki işaret gelmiş gibi boşaltmaya başladı. Tabii ki şanssızlıktı ama rolümüzü mükemmel bir şekilde zamanladık. Bugün Parson'dan Starlight Plajı'na, oradan da Silver Ridge Yolu üzerinden Two Harbors'a döneceğimiz en uzun günümüz olacaktı. Ve çoğunu yağmurda yürümek zorunda kalacaktık.
Starlight Plajı'na inen iniş oldukça dikti. Muhtemelen onsuz başaramazdık yürüyüş direkleri . Patikanın son kısmı tamamen aşınmıştı, bu da iyi bir şeydi çünkü sular yükselmişti ve zaten konuşacak pek fazla kumsal yoktu. Koşullara rağmen adanın en batı (ulaşılabilir) kısmına ulaşmıştık.
Kutlamak için hızlı bir Dağ Evi brunch'ı hazırladık: Kahvaltı Tavası Ve Bisküvi ve sos . Midemiz tok ve moralimiz yüksek bir halde, önümüzdeki zorlu işe koyulduk.
Starlight Beach'ten Silver Ridge Trail'e ulaşmak için geri dönmek zorunda kaldık. Dibinde duran patika inanılmaz derecede dik görünüyordu. Amansız eğim bir sis kümesinin içinde kayboldu, bu yüzden zirveyi bile göremedik. Korkutmaktan bahsedin! Yakında Catalina Adası'nın geri dönüşlere inanmadığını öğreneceğiz. (Tüm parayı lazer yazıcı mürekkebine harcadılar.) Sadece düz, dik, amansız yükselişler.
Zirveye çıkmak meşakkatli bir yürüyüştü ama en azından sisin içine girdiğimizde yağmur durdu. Yol boyunca küçük patika erozyonu alanları gördük, ancak Silver Ridge'in tepesine doğru devasa bir tepe kaymasının etkileriyle karşılaştık.
Patikanın 30 metrelik bir kısmı dağın yamacından aşağı doğru tamamen kaybolmuştu ve geride en az 50 metre derinliğinde açık bir delik kalmıştı. Etrafında dolaşmak ve alanın etrafında geniş bir döngü yapmak zorunda kaldık. (Not: Bu, 2019'daki yürüyüşümüze aittir ve parkur yenilenmiştir. Yürüyüşünüze başlamadan önce mevcut parkur koşulları hakkında bilgi edinmek için korucular/ziyaretçi merkezini tekrar kontrol etmenin neden önemli olduğunu hatırlatmak isteriz!).
İlerledikçe etrafımızdaki bulutlar dağılmaya başladı. Sağımızda Pasifik Okyanusu'nu, solumuzda Los Angeles körfezini ve ara sıra da güneşi gördük. Silver Ridge Trail ile Fence Line Rd'nin kesiştiği noktada öğle yemeği için durduğumuz küçük bir piknik masası bulduk. Patika öğle yemeğimizi basit tutmayı seviyoruz, bu yüzden biraz patika karışımı, sert salam, Babybel peyniri ve Trader Joe's Trail Nugget Pro barımız vardı.
Two Harbors'a inen iniş, sırt çizgisine çıkarken olduğu kadar dikti. Yine burada trekking batonlarının olması bizi kurtardı. Güneş çıktığında kıyafetlerimiz ve eşyalarımız hâlâ ıslaktı. Çabuk kuruyan yün çoraplarımız olmasına rağmen, yağmurda bu kadar kaymanın ayaklarımıza pek iyi gelmediğini söyleyebiliriz. Bu yüzden her şeyi kurutmak umuduyla şehre hızlı bir şekilde vardık.
Yaz aylarında oldukça hareketli bir yer olsa da Two Harbors sezon dışı dönemde gerçekten sessizdir. Feribot kışın Salı ve Perşembe günleri çalışmaz, dolayısıyla o günlerden birinde - bizim gibi - oradaysanız, yalnızca siz ve kasaba sakinleri olursunuz.
Two Harbors kamp alanı şehrin ¼ mil dışındadır ve koya bakmaktadır. Fokların havlamaları ve demirleme yapan işçilerin sesine karşı çadırımızı kurduk. Her şeyi kurumaya bıraktık, çoraplarımızı değiştirdik ve şehre geri döndük.
Two Harbors yakın zamanda The Harbor Sands adında tatil yeri tarzı bir sahil destinasyonu kurdu. Beyaz kumlu halatlarla çevrili bir plajı, şişe servisi olan özel kabinleri, DJ ve canlı müzik setlerini düşünün. Burası yazın kalabalık oluyor ama biz oradayken burası ıssızdı.
Böylece markete gittik, en sevdiğimiz makro biralardan uzun boylar satın aldık ve onları boş kulübelerden birine götürüp ayağa kalktık. Kendimize bu şekilde davranma fırsatları, Trans Catalina Trail'i diğer vahşi doğa yürüyüşlerinden gerçekten ayırıyor.
3. Gün: İki Liman >> Küçük Liman
Ertesi güne tembel bir başlangıç yaptık. Little Harbor'a kısa bir yürüyüş vardı, bu yüzden hazırlanmak için zaman harcadık. Biz buna iki fincan kahve sabahı demeyi seviyoruz. Kendimizi toparladığımızda saat 10'a yaklaşıyordu. Ancak kilometreler kısa olsa da yükseklik hiç de farklı değildi. Bu nedenle belki de daha erken bir başlangıç yapılması gerekirdi.
Two Harbors'ta gerçekten zorlu bir işti, özellikle öğlen güneşinde. Ancak sırt çizgisine geri döndüğümüzde tüm yolculuğun en güzel manzaralarından bazılarıyla karşılaştık. Pasifik Okyanusu'nun güzel, nefes kesici manzaraları. Aşağıda kır çiçekleriyle bezeli yemyeşil vadileri görebiliyorduk. Onun altında ise masmavi sularla dolu koylar var. Öğle yemeği için kesinlikle muhteşem bir konumda başka bir piknik masasına rastladık. Ziyaretçi merkezinden aldığımız kağıt harita aslında onu bir Instagram logosuyla gösteriyor. #dostçocuklar
kasık bölgesinde sürtünme nasıl tedavi edilir
Oradan, Little Harbor'a doğru biraz yarım yamalak bir iniş vardı - bu, başka bir amaca yönelik bir geyik izi gibi hissettirdi. Little Harbor kamp alanının lazer renkli çıktısını almadık ama kesinlikle almalıydık. Düşündüğünüzden daha geniş bir alana yayılmış durumda ve yanlış bölgeye giderseniz pazarlık yapmanız gereken bir miktar yükseklik var. Günün sonunda herhangi bir bonus yürüyüşle ilgilenmedik.
Aslında Little Harbor'ın daha tenha bir yan bölümü olan Shark Harbor'da bir kamp alanı rezervasyonu yaptırdık. Üst üste üçüncü gece, tam sahilde, inanılmaz güzel bir yerde kamp yaptık. Burası adanın Pasifik tarafında kaldığımız ilk ve tek kamp alanıydı, bu yüzden gün batımını okyanusun üzerinden izleme şansımız oldu.
O gece, Kurutulmuş Mantarlı Risotto akşam yemeği için. Olağanüstü bir günü daha sonlandıran bir başka hit yemekti.
4. Gün: Küçük Liman >> Blackjack
TCT'yi diğer yöne doğru yürüten bir grup kadın Shark Harbor'da yanımızda kamp kurmuştu. Sohbet etmeye başladık ve bize önceki gece Blackjack'te kaldıklarını (ki biz de oraya doğru gidiyorduk) ve arazinin oldukça zorlu olduğunu söylediler. Ayrıca eğer bunu başarabilirsek öğle yemeği için mutlaka havaalanı kafesinde durmamız gerektiğini söylediler. Bu iz takibi, patikada tersten yürümenin beklenmedik avantajlarından biriydi. Gittiğimiz yerden gelen yürüyüşçülerden birçok öneri ve bilgi aldık.
Ayaklarımız hala hassas ve önümüzde engebeli bir arazinin olduğunu bilerek, sabah oldukça erkenden Little Harbor'dan yola çıktık. Deniz seviyesinde geçirdiğimiz son üç sabah gibi, sırt çizgisine geri dönmek için zorlu bir tırmanış yaşadık. Ancak bu efsanevi havaalanı kafesinin düşünceleri bizi harekete geçirdi.
Havaalanına yaklaşmaya başladığımızda yol üzerinde büyük inek turtaları fark ettik. Bunları adanın her yerinde görmüştük ama bunlar rahatsız edici derecede taze görünüyordu.
Catalina Adası, genellikle Amerikan bufaloları olarak adlandırılan bizonlara sahip olmasıyla ünlüdür. Bizonlar kesinlikle Catalina Adası'na özgü DEĞİLDİR. 1924'te bir film çekimi için tanıtıldılar ve o zamanın çevreye karşı soğukkanlı tutumuna uygun olarak bizonlar asla kaldırılmadı.
Doğal yırtıcı hayvanların olmaması ve otların bol olması nedeniyle bizon popülasyonu yıllar içinde artarak bir noktada toplam 600 hayvana ulaştı. Bugün adada yaklaşık 150 bizon var ve nüfusları doğum kontrolüyle yönetiliyor.
Bunlar çok büyük bir turizm çekiciliği olmaya devam ediyor, bu nedenle adadaki yerli olmayan türlerin yönetimine yönelik agresif yaklaşımlarına rağmen ada koruma teşkilatının bunları ortadan kaldırma planı yok. Resmi olarak affedilmiş ziyaretçiler olarak kabul ediliyorlar.
Önümüzdeki patikaya baktığımızda çok büyük bir erkek bizonun bize doğru yürüdüğünü gördük. Orada olduğumuzu belirtmek için ses çıkardık ama o pek etkilenmemiş görünüyordu.
Yoldan çıkıp çıkmayacağını görmek için bekledik ama dönmedi. Bizonların kendi yolculuk yönlerine doğru ilerlemeyi sevdiklerini okumuştuk ve en iyisi onların yolundan çekilip gözden kaybolmaktı. Ancak bir tepe üzerindeydik ve çok fazla harika kaçış yolu yoktu, bu yüzden patikadan çıkıp bir kaktüs kümesinin arkasına saklanmak zorunda kaldık.
Bizon geçerken tembel tembel bize siz aptallar bakışıyla baktı ve yürümeye devam etti. Patikaya dönüp yolumuza devam ettik. Boynuzlu 1.600 lb'lik bir hayvanla uğraşırken üzgün olmaktansa güvende olmak daha iyidir.
Öğle vakti havaalanına vardık. Takma adı Gökyüzündeki Havaalanı olan bu havaalanı, adanın ortasında, muhtemelen adadaki nispeten düz arazi bölümü olan 5.602 fit yükseklikte inşa edilmiştir.
Havaalanı oldukça uykuluyken (tarifeli ticari uçuş yok), bitişikteki restoran DC-3 insanlarla dolup taşıyordu. Avalon'dan turistleri minibüsler getirmişti. Trans Catalina Trail yürüyüşçüleri pit stop yapıyorlardı. Havaalanı ekibi bile öğle yemeği zilini duydu. Menü etkileyiciydi ve yemek kalitesi de öyle. Buffalo brisketli tacos, ciddi görünümlü salatalar, Buffalo sosisli sandviçler, taze salsa ve müthiş çikolatalı kurabiyeler. Birçok kişi bize bunun tüm adadaki en iyi yiyecek olduğunu söyledi.
Havaalanından sonra Blackjack kamp alanına ulaşmamız fazla sürmedi. Çam ağaçlarıyla dolu bir koruda yer alan bu, plaj olmayan ilk kamp alanımızdı. 1.600 feet yükseklikte, güneş battıktan sonra hava biraz daha serindi. Daha çok geleneksel bir vahşi doğada sırt çantasıyla seyahat deneyimine benziyordu.
O gece yoldaki son gecemiz için çadırımıza yerleştik. Adada ayıların, dağ aslanlarının, çakalların ya da geceleri bizi korkutabilecek başka hayvanların olmadığını bilerek uyumanın ne kadar kolay olduğundan bahsetmemiz lazım. Kelimenin tam anlamıyla bu konuşmanın ortasında, arkamızdaki çalılardan cızırtılı bir uğultu duyduk. Bir kedi kuşu ile bir çakalın karışımına benziyor. Sesi hemen tespit edemedik ve tabii ki korktuk. Uğultular kesildi ama birkaç dakika sonra çadırın dışından hızla koşan ayakların hafif pıtırtılarını duydum.
Kafamı bir farla çadırdan dışarı çıkardım ve ziyaretçilerimizi bir anlığına gördüm: Bir çift Ada Tilkisi kamp alanımızı araştırıyordu. Ada Tilkisi kanal adalarına özgü bir tilki alt türüdür ve yalnızca ev kedisi boyutunda büyür. Onlar kullanırlar duyulabilir havlamalar birbirlerine sinyal vermek. Kertenkeleleri, fareleri, yengeçleri avlıyorlar - ancak bu tilkiler açıkça onlara kamp alanımızda kolay bir atıştırmalık bırakıp bırakmadığımızı görmek istiyorlardı (kamp alanındaki metal yaratık kutuları sayesinde bırakmadık). Yolda geçen 4 günün ardından bile adanın yaban hayatı bizi hâlâ şaşırtıyordu.
5. Gün: Blackjack >> Avalon
Gece boyunca sis etkisini göstermişti ve çadırımızın dışı yoğuşmayla kaplanmıştı. Bu yüzden havayla kurumasını beklemek yerine, ona bir pelerin gibi davranıp kampta koşarak kendi yeni kurutma yöntemimi buldum. Her şey tamamen kuruduğunda toplanıp yürüyüşümüzün son gününe başladık. Avalon'dan anakaraya dönmek üzere saat 17.00'de bir feribot yolculuğumuz vardı, bu yüzden fazla oyalanmayı göze alamazdık.
Avalon'a ilk kez öğle yemeği vaktinde göz attık ve bu da bana inmek için bolca zamanımız olduğuna inanmamı sağladı. Ancak yolun işleyişine göre, aşağıya inmeden önce aslında şehrin etrafını dolaşmanız gerekiyor. Yani onu görebilsek bile, ona ulaşmadan önce gitmemiz gereken bir yol vardı.
Aşağı inerken ilk geri dönüş grubumuzla karşılaştık! Tüm yolculuk boyunca yamaçlarda düz bir şekilde yukarı ve aşağı doğru yürüyüş yapıyorduk, bu yüzden parkurun eğimi düşürmeye çalışan bir bölümünde bitirmek güzeldi. Biz giderken Trans Catalina'ya yeni başlayan ve ters yöne giden birçok insanın yanından geçtik. Bazıları çok hazırlıklı görünüyordu, bazıları ise oldukça az. En şaşırtıcı olanı o gece Little Harbor'a ulaşmayı düşünen bir çiftti. Umarız bunu başarmışlardır.
Sonunda Avalon'a vardık. Hemen hemen herkes şehre feribotla giriyor. Dağlardan şehre girmenin eşsiz deneyimini yaşadık. Bu katılım bizim için çok şanslıydı çünkü ilk gördüğümüz restorana uğradık. Restoranın adı Kum Tuzağı, ama okuduğumuz tek tabela Happy Hour'du: 1 Dolar Taco ve 2 Dolar bira. Burası şehrin geri kalanından çok uzakta olduğu için burası gerçek bir ortak uyku yeri: harika yemekler, harika fiyatlar, çok fazla insan yok. Daha sonra Avalon'un hemen hemen her yerinde bir biranın 7 dolar olduğunu öğrendik.
Taco ve biralarımızı aldıktan sonra asıl şehre doğru yola çıktık. Adaya araba getirmek neredeyse imkansız olduğundan herkes golf arabası kullanıyor. Bu ilk başta sevimli görünebilir ama aslında oldukça akıllı bir çözüm. Bir golf arabası, bir araba ile aynı sayıda insanı (4) barındırır, ancak yarısı kadar yer kaplar. Vons'un otoparkına kaç tane golf arabası sığdırabileceklerini görmek şaşırtıcıydı.
Ayrılmak üzere vapura bindiğimizde adadan ayrılacağımız için hem heyecanlı hem de üzgündük. Catalina'yı gerçekten eşsiz bir zamanda deneyimlememiz gerektiğini biliyoruz. Çok az insan onu bizim kadar bereketli ve yeşil görebiliyor. Birkaç hafta içinde hepsi kahverengiye ve altına dönecek. Biz de son bir kez her şeyi özümsemeye ve orada olduğumuz için ne kadar şanslı olduğumuzu takdir etmeye çalıştık.
Körfezin ortasında, San Pedro'ya doğru hızla dönen feribotla adaya dönüp bakma şansımız oldu. Tüm adanın tek bir noktadan görülebilmesi çılgıncaydı. Artık ne zaman Los Angeles'a gelsek ve Catalina Adası'na baksak, ufukta küçük bir inişli çıkışlı siluetten fazlasını göreceğiz. Bu tümseklerin neredeyse her birinde yürüyüş yaparak geçirdiğimiz o haftayı ve bunun ne kadar inanılmaz bir deneyim olduğunu hatırlayacağız.
